T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın destekleriyle, Türkiye Bisiklet Federasyonu tarafından düzenlenen 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu (TUR 2025), 60. yılında da güçlü kurumsal destekçileri ve sponsorları ile yolculuğunu güçlenerek sürdürüyor.
Bu dev organizasyonun destekçileri arasında Spor Toto Teşkilat Başkanlığı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, T.C. Sağlık Bakanlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ve TSYD yer alıyor. Parkurun geçtiği illerde Valilikler, Kaymakamlıklar, Belediyeler, Emniyet ve Jandarma Birimleri, Karayolları, İl Kültür ve Sağlık Birimleri önceki yıllarda olduğu gibi TUR 2025’e büyük katkı sunacak.
“Presented by” sponsoru olarak Türk Hava Yolları, 60. yılında da TUR’un en büyük destekçilerinden biri olmaya devam ediyor. Bunun yanı sıra Spor Toto, Broster Bisiklet, Türk Telekom ve Shimano gibi önemli markalar da TUR 2025’in yükselen enerjisine katkı sunacak. Medya sponsorları arasında yer alan TRT, Radyo D, Dream Türk ve Lig Radyo ise TUR 2025’in heyecanını milyonlarla buluşturacak.
Yarış içi stratejilerin merkezinde yer alan prim kapıları ve sekiz etap boyunca sürecek puan mücadelesi sonunda, dört ayrı lider forması sahibini bulacak. TUR 2025 lider formaları ve sponsorları ise şöyle:
Lider Formalar ve Sponsorları:
Turkuaz Forma (Genel Klasman Lideri) Sponsor: Spor Toto Ege ve Akdeniz’in turkuaz sahillerinden ilham alan, “Turkish Blue” olarak dünya sahnesinde öne çıkan bu forma, Spor Toto sponsorluğunda TUR 2025’in genel klasman lideri tarafından taşınacak.
Yeşil Forma (Sprint Primi Lideri) Sponsor: Broster Bisiklet Doğanın ve hızlı sprinterlerin rengini simgeleyen bu forma Broster Bisiklet sponsorluğunda 8 gün boyunca TUR’un sprint noktalarında zirve yapan sporcusunun olacak.
Kırmızı Forma (Dağların Kralı) Sponsor: Türk Hava Yolları Cesaretin ve tutkunun rengi kırmızı, Türk Hava Yolları sponsorluğunda TUR’un tırmanış etaplarında en çok puanı toplayan bisikletçiyi onurlandıracak.
Beyaz Forma (Türkiye Güzellikleri Primi Lideri) Sponsor: TGA (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) Bu forma, TGA sponsorluğunda parkurun geçtiği Türkiye’nin eşsiz doğal ve tarihi güzelliklerini öne çıkaran özel prim noktalarında lider olan sporcuya verilecek.
Türk Hava Yolları’ndan Şampiyonlara Uçuş Mili Hediyesi
Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu Presented By ve Ana Sponsoru Türk Hava Yolları her yıl olduğu gibi şampiyonlara uçuş mili hediye edecek. 8 etap birincisine 150.000 mil, TUR sonunda Genel Klasman liderine ise 800.000 mil hediye edilecek. 60.yılda da gelenek bozulmayacak ve sporcular için Mil hediyesi etap zaferi kazanmak için ekstra motivasyon olacak.
Şimdiye kadar en fazla mil kazanan takım ve sporcular arasında; TUR2024 genel klasman lideri Frank Van Den Broek ve ünlü sprinter Fabio Jakobsen, takımlarına 5 etap zaferi ve genel klasman birinciliği kazandırarak 1.550.000 mil ile en fazla mil toplayan ekip olmuştu. Dünya bisikletinin önde gelen sprinterlerinden Jasper Philipsen (Alpecin-Deceuninck) ise, TUR2023’te elde ettiği 4 etap zaferiyle 600.000 mil kazanarak en yüksek mil ödülü alan sporculardan biri olmuştu.
Broster Bisiklet Sprinterlerin Gözdesi Yeşil Forma Sponsoru
60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun, Yeşil Forma sponsoru, Eskişehir merkezli Türkiye’nin önde gelen bisiklet üreticilerinden Korel Bisiklet’in ihracat markası “Broster Bisiklet” oldu. İngilizce “Brother” ve “Sister” kelimelerinden esinlenen ismiyle dikkat çeken Broster, TUR 2025 boyunca yarışın en hızlı sprinterlerine güç vererek, heyecan dolu sprint rekabetine ortak olacak.
Yeşil forma, her etapta sprint kapılarında ve finiş çizgilerinde en fazla puanı toplayan sporcunun omuzlarında yer alacak. Toplam 8 etaptan oluşan TUR 2025 boyunca, 17 sprint primi kapısında yarışın en hızlı isimleri Broster sponsorluğundaki bu prestijli formayı giymek için mücadele edecek. TUR 2025’in sonunda, sprint kapılarında en çok puanı toplayan bisikletçi Yeşil Forma’nın sahibi olacak.
Türk Telekom’dan TUR 2025’e Yüksek Teknoloji Desteği
60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’na (TUR 2025) Türk Telekom’dan güçlü bir iletişim desteği geliyor.
Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom, 60. yılında da bisiklet tutkusunu teknolojiyle buluşturan TUR 2025’in iletişim sponsoru olarak organizasyona katkı sunacak.
Dev organizasyon boyunca yüksek teknoloji altyapısıyla sahada yer alacak olan Türk Telekom, TUR 2025’in medya koordinasyonunu destekleyecek güçlü internet altyapısı sayesinde yarış boyunca anlık veri paylaşımı sağlayacak. Çekilen görüntüler ile grafik ve sonuçlar harmanlanarak TV ekranlarında milyonlara kesintisiz ulaşacak. Türk Telekom’un katkısıyla yarışın teknolojik altyapısı güçlenirken, organizasyonun küresel görünürlüğü de önemli ölçüde artacak.
TUR 2025’te Shimano Güvencesiyle Nötral Destek!
Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda sporcular, 2008 yılından bu yana Shimano’nun nötral teknik destek hizmeti ile yola daha güvenle çıkıyor. Dünyanın dört bir yanında bisiklet organizasyonlarının en güvenilir teknik destek sağlayıcısı olan Shimano, TUR 2025 boyunca pelotona her etapta eşlik edecek.
Yarış sırasında oluşabilecek teknik arızalara anında müdahale eden Shimano nötral destek araçları ve ekipleri, tarafsız hizmet anlayışıyla tüm takımların ve sporcuların yanında olacak. Lastik değişiminden vites ayarına, acil bisiklet değişiminden mekanik arızalara kadar tüm teknik ihtiyaçlara hızlı ve profesyonel çözümler sunacak. TUR 2025’te 3 nötral destek aracı, 1 nötral motosiklet ve deneyimli Shimano teknik personeli, zorlu etaplarda yarışın her anında sporcuların güvenliğini ve performansını desteklemek için hazır bulunacak.
Bu iş birliği sayesinde sporcular; Ege ve Akdeniz’in eşsiz parkurlarında performanslarına odaklanırken, teknik ihtiyaçlarında Shimano’nun uzman ellerine emanet olacak.
60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, destekçileri ve sponsorlarının katkısıyla, 27 Nisan-4 Mayıs tarihleri arasında bisiklet ve sporseverlere heyecan dolu anlar yaşatmaya hazırlanıyor.
Bağcılar Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü’nde görevli eğitmen Abdulsamet Aktan, vatandaşları deprem öncesi ve deprem sırasında yapacakları konusunda uyardı. Deprem öncesi tatbikatın önemine değinen Aktan, “Ailemizle birlikte sürekli olarak afet öncesinde tatbikat yapmamız gerekiyor. Böylece gerçek bir afete karşı tedbirimizi almış oluruz” dedi.
Silivri merkezli meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremde başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi büyük bir tehlike atlattı. İstanbul genelinde büyük bir yıkım ya da can kaybı yaşanmazken günlük yaşamda aksaklıklar ve olumsuzluklar yaşandı. ‘Panik haliyle’ yüksekten atlayan 151 kişi yaralandı. Yaralıların tedavileri hastanede devam ediyor.
Toplanma alanlarını öğrenmeliyiz
Deprem sırasında yaralanmayla sonuçlanan olaylar, deprem öncesi hazırlığın, eğitimlerin, afet acil durum çantasının ve özellikle tatbikatların önemini bir daha gözler önüne serdi. Bağcılar Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü’nde eğitmen olarak çalışan Abdulsamet Aktan da özellikle tatbikatın önemine vurgu yapıyor. Aktan, deprem öncesi yapılması gerekenlerle ilgili “Afet olmadan önce hazırlıklarımızı yapmamız lazım. Toplanma alanlarını öğrenmeliyiz. Evimize en yakın alanı analiz etmeliyiz. Ailemizle birlikte planlama yapmalıyız. Depremden sonra birbirimizden haber alamazsak dahi hangi alanda buluşacağımızı önceden belirlemeliyiz. Özellikle ailemizle birlikte sürekli olarak afet öncesinde tatbikat yapmamız gerekiyor. Böylece gerçek bir afete karşı tedbirimizi almış oluruz” şeklinde açıklama yaptı. Aktan, ilk 72 saatteki ihtiyaçlarımızı karşılayacak olan afet acil durum çantasının da her zaman hazır olması gerektiğini belirtti.
Deprem sırasında evdeydim
İstanbul’daki 6.2’lik depreme evde yakalandığını söyleyen Aktan, yaşadıklarını örnek olması amacıyla şöyle anlattı: “Deprem sırasında evdeydim. Çök, kapan ve tutun hareketiyle sarsıntının geçmesini bekledik. Sonra tahliye işlemine başladık. Afet acil durum çantamı aldım elektrik, gaz ve su vanaları kapatıp evi terk ettim. Komşularımın da tahliye olmasına yardımcı oldum. Mahalledeki vatandaşları toplanma alanına yönlendirdim.”
Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi’nde düzenlenen “Müze Söyleşileri” kapsamında “Smyrna Su Yapıları” başlıklı söyleşi gerçekleştirildi. Müze Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko’nun moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide konuşmacı olarak İzmir Katip Çelebi Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Sarp Alatepeli yer aldı. Dr. Öğr. Üyesi Alatepeli, Helenistik çağdan Cumhuriyet dönemine kadar İzmir’in su ihtiyacının nasıl karşılandığına dair bilgiler verdi.
Smyrna ve çevresinin, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Alatepeli, İzmir’in 2 bin yılı aşkın geçmişine dikkat çekti. Alatepeli, “İzmir’i diğerlerinden ayıran özelliği, liman kenti hüviyetini yüzyıllardır koruması ve kurulduğu günden bugüne kadar kesintisiz olarak yerleşim görüyor olmasıdır. MS II. yüzyılda yaşanan 8 şiddetindeki (aletsel büyüklüğe Richter Ölçeği çevrildiğinde bunun 6,5’a karşılık geldiği görülen) deprem, şehri besleyen ve ihtiyaçları karşılayan altyapısına da büyük zarar verdi. Bu ve kentin artan ihtiyaçları neticesinde Helenistik Dönem’de inşa edilen su altyapısı, Roma Dönemi’nde genişletildi, Bizans Dönemi’nde işler tutulmaya çalışıldı ve Osmanlı Dönemi’nde ise geliştirilerek günümüze kadar ulaştı. Dönemlerin izlerini yapılarda görmek mümkün. Özellikle Osmanlı Dönemi’nde, 16. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Akdeniz ticaret yollarının gelişmesiyle İzmir’in önemli bir şehir haline gelmesi, su ve altyapı ihtiyacını artırdı. Ayrıca bu yapılar, bazı bölgelerde hala aktif olarak kullanılıyor ve İzmir’in su ihtiyacını karşılamada önemli rol oynuyor” dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Alatepeli, “İzmir’de yapılan yüzey araştırmalarında Roma Dönemi’ne ait su iletim sistemlerinin parçası olan bazı su kemeri geçişlerine dikkat çekiyor. Bunlardan biri, kaçak kazılarla tahrip olduğu düşünülen Uzundere’deki su kemeri, diğeri Abdi İpekçi mahallesindeki Roma Dönemi’ne ait su kemeri olarak kayda geçti. MS I. yüzyılda İzmir’de artan su ihtiyacıyla birlikte, daha büyük su kanalları inşa edilmeye başlandı. Bu dönemin en önemli yapılarından biri olan Kızılçullu Su Kemerleri olarak bilinen Osman Ağa Su Yolu, 120 metre uzunluğunda ve 20 metre yüksekliğindeydi. Bu yapılar, kente su taşıyarak önemli bir işlev gördü” diye konuştu.
“Su yapıları toplumsal yaşamı şekillendirdi”
Dr. Öğr. Üyesi Alatepeli, George Weber’in “İzmir’in Su Yolları” adlı kitabına atıfta bulunarak, su yollarının yalnızca teknik yapılar olmadığını, aynı zamanda kentin sosyokültürel yapılarıyla da bağlantılı olduğunu belirtirken, bu su yapıları, kentin gelişimine katkıda bulunmuş ve toplumsal yaşamı şekillendirmiştir’’ dedi.
19. yüzyılın sonuna doğru ciddi bir su kıtlığı ile karşı karşıya kalan kentte bir Belçika firması tarafından yeni su kaynakları araştırılmış ve araştırmanın sonunda Halkapınar kaynaklarının, kente su tedariki için kullanılmak üzere geliştirilmesine karar verildiğini söyleyen Alatepeli, “ Yaklaşık 76 yıl kullanılan sistemin yetersiz kalmaya başlaması ile daha fazla kaynak yaratmak adına açılan kuyular pınarların akışını sekteye uğratmış ve söz konusu pınarlardan beslenen Meles kurumuştur” diye konuştu.
Sunum sonunda Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, Dr. Ögr. Üyesi Alatepeli’ye “Teşekkür Belgesi” takdim etti.
Büyükşehir Belediyesi, Derince Ahmet Yesevi Camii çevresinde başlattığı kapsamlı çevre düzenleme çalışmalarıyla bölgeyi estetik ve fonksiyonel bir yaşam alanına dönüştürüyor. Projede ilerleme oranı yüzde 75 seviyesine geldi.
FERAH VE FONKSİYONEL YAŞAM ALANLARI
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kent genelinde gerçekleştirdiği çevre düzenlemeleriyle şehri daha yaşanabilir ve estetik hale getiriyor. Her köşe başında hayat bulan projeler şehre sadece görsellik değil, aynı zamanda sosyal ve çevresel değer katıyor. Kocaeli’nin dört bir yanındaki bu dönüşüm, bölge sakinlerine ferah ve fonksiyonel yaşam alanları sunarken, şehri modern bir yaşam cazibe merkezi haline de getiriyor.
PROJE 2.450 M2 ALANDA DEVAM EDİYOR
Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı Yapım Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen “Derince Yesevi Camii Meydan Düzenlemesi Projesi” 2.450 metrekarelik alanda devam ediyor. Proje kapsamında 240 metrekarelik çocuk oyun alanı, 400 metrekarelik otopark, 850 metrekarelik yürüyüş yolu ve 960 metrekarelik yeşil alan oluşturuldu.
DOĞAL PEYZAJLA ESTETİK BİR GÖRÜNÜM
Altyapı çalışmalarıyla da dikkat çeken projede, 165 metre yağmur suyu hattı döşenerek İSU ana hat bağlantısı tamamlandı. Böylece yağışlardan kaynaklanabilecek su birikintilerinin önüne geçilmesi hedefleniyor. Ayrıca 960 metrekarelik yeşil alanda sulama hatları döşenerek, ağaçlandırma ve çimlendirme çalışmalarına başlanacak.
GÜVENLİ VE ESTETİK BİR ALAN
Doğal peyzajla estetik bir görünüm kazandırılacak bu alan, bölgeye değer katacak. Ayrıca 10 aydınlatma direği yerleştirilerek, akşam saatlerinde güvenli ve estetik bir ortam sağlanacak. Çalışmalar doğrultusunda cami meydanı için 50 metre taş duvar, 126 metre klinker harpuşta ve 126 metre ferforje korkuluk imalatları gerçekleştiriliyor. Zarar gören bordürlerin onarımı ve kaldırımların yenilenmesiyle de alan daha kullanışlı hale getirilecek. Kent mobilyalarının eklenmesiyle vatandaşların dinlenebileceği, doğayla iç içe bir alan oluşturulacak.
PROJEDE İLERLEME ORANI YÜZDE 75
Yüzde 75 oranında tamamlanan “Ahmet Yesevi Camii Çevresi Düzenlemesi” çalışması büyük bir titizlikle sürüyor. Proje tamamlandığında, hem görsel hem de işlevsel özellikleriyle bölge sakinlerine nefes alabilecekleri modern ve estetik bir yaşam alanı sunulacak.
Şehit Mesut Taşar Ortaokulu’nu ziyaret eden Buca Belediye Başkanı Mimar Görkem Duman, öğrencilerin sevgi seliyle karşılandı. Başkan Görkem Duman, “Sizlerin yüzünde bir tebessüm oluşturmak, yarınlarınıza güvenle bakmanızı sağlamak bizim en büyük sorumluluğumuz” dedi.
Buca Belediye Başkanı Görkem Duman, Şehitler Haftası nedeniyle Şehit Mesut Taşar Ortaokulu’nda düzenlenen mevlit programına katıldı. Ziyaret sırasında çocukların sevgi gösterisiyle karşılaşan Başkan Duman, duygu dolu anlar yaşadı. Buca’da yaşayan tüm çocukların daha iyi bir eğitim alması, mutlu ve başarılı bir yaşam sürmesi için çalıştıklarını belirten Buca Belediye Başkanı Görkem Duman, “Bizler, sizlerin geleceği için uğraşıyoruz. Sizlerin daha iyi bir ülkede, daha adaletli bir ülkede yaşaması için mücadele veriyoruz. Sizin yüzünüzde bir tebessüm oluşturmak, yarınlarınıza güvenle bakmanızı sağlamak bizim en büyük sorumluluğumuz. Bugün burada sizlerle olduğum için çok mutluyum, bu sevginiz ve ilginiz beni çok mutlu etti. Bu sevgi, bu ilgi, bana güç veriyor. Hepinize tek tek teşekkür ediyorum beni böyle güzel ağırladığınız için. Sizlerden tek isteğim derslerinizi çalışmanız, bol bol kitap okumanız ve öğretmenlerinizi üzmemenizdir” diye konuştu.
02:00
News
